Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, iktidara yakınlığıyla bilinen personel konfederasyonu HAK-İŞ tarafından düzenlenen “Cumhuriyet’in 100. Yılında Türk Çalışma Hayatı Sempozyumu”nda konuştu.
Politikaları oluştururken “çalışma hayatının tüm aktörleri üzere HAK-İŞ’in de görüşlerinden yararlandıklarını belirten Işıkhan, bu birlik ve beraberliğin gelecek devir daha da güçleneceğini” söz etti.
Işıkhan şunları kaydetti:
“Tüm dünyanın derinden etkilendiği global bir salgına, ülkemizin birçok bölgesinde birebir anda çaba vermek durumunda kaldığımız yangınlara, hepsinden de kıymetlisi 11 vilayetimizi bir gecede yerle bir eden dünyanın en büyük kara sarsıntılarına karşın, hala istikrarla büyümeye, üretmeye devam ediyoruz. Bir taraftan maddi kayıplarımızı telafi ediyor, yaralarımızı sarıyoruz, bir taraftan da global finansal krizlere, savaşlara, kur-enflasyon oyunlarına karşın güçlü ekonomik altyapımız sayesinde emin adımlarla yolumuza devam ediyoruz. Cumhurbaşkanı’mız Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan orta vadeli programımız ile 12. Kalkınma Planımız ve enflasyonla uğraş yol haritamız, yalnızca mevcut sıkıntılara tahlil olmakla kalmayacak, birebir vakitte iktisattaki istikrarlı büyümeye de kıymetli ölçüde katkı sağlayacaktır.”
Bakanlık olarak emekçileri korumak için gerekli önlemleri almaya devam edeceklerini sav eden Işıkhan, “bu kapsamda tüm tarafların ortak mutabakatıyla, minimum fiyatı enflasyon karşısında işçinin hakkını koruyacak bir düzeye çektiklerini” ileri sürdü.
RAKAMLAR O DENLİ DEMİYOR!
Bakan Vedat Işıkhan, hükümetin çalışanların fiyatlarıyla ilgili siyasetlerinde “emekçilerin haklarını koruyacak seviye”yi gözettiklerini tez etse de gerçek durum Işıkhan’ı doğrulamaktan uzak bir tabloyu gösteriyor. Çünkü temmuzda işçiye yapılan artırım oranları üç ayda yüzde 25.1’i bulan enflasyon karşısında eridi. Memurun enflasyon farkı ise şimdiden yüzde 18.04’ü buldu. Fiyat artışları da kamu emekçisine bu yılın ikinci yarısında verilen artırım oranını aştı.
